-Balıklar 450 milyondan daha fazla bir süredir dünyada mevcuttur. Dinozorların mevcudiyetinden önce var olmuşlardır.
Ostracoderms tespit edilebilen en eski balıktır. İskoçya da 1830 yılında fosil olarak bulunmuştur. 420 milyon yıl önce soylarının tükendiği tahmin edilmektedir. Kafaları kemikle kaplı idi.
-Dünyada 25000 den fazla tesbit edilen tür vardır. Halen tesbit edilemeyen 15000 civarında türün mevcut olduğu tahmin edilmektedir. Dünya üzerindeki memeliler, kuşlar, amfibiler, sürüngenlerin toplamından daha fazla türe sahiptirler.
-Tüm balık türlerinin 40% ı tatlı sularda yaşamaktadır.
-Balıklar göründüklerinden daha zekidirler. Oluşturdukları uzun vadeli anılar, karmaşık sosyal ilişkilerinde yardımcı olmaktadır. Kokular, görsel yerler, polarize ışık sayesinde suyun içinde kendilerine harita oluşturmaktadırlar. Avusturyada yapılan bir deneyde; Rainbow balığı kaçmayı öğrendiği bir akvaryuma 11 ay sonra tekrar bırakılmış ve çok daha kolay kaçabilmiştir. Bu hatırlama bir insanın 40 yıl önce öğrendiği bir dersi hatırlamasıyla eşdeğerdir.
-İngiltere Plymouth Ünivesitesinde yapılan bir deneyde, balıklar belirli zamanlarda bir kola basarak yiyecek toplamaları için eğitilmişlerdir.
-Alglerle beslenen bazı balıklarda tadını sevmedikleri algleri ayıklayarak, lezzetli alglerin gelişimini çoğaltmak için bakımlı bahçeler oluşturmaktadırlar.
-Kuşlar gibi bir çok balık, daha fazla yavrunun yaşaması için yuvalar oluşturmaktadır. Bu yuvalarda suyu yüzgeçleri ile dalgalandırarak ortama taze oksijen sağlamaktadırlar.
-Bazı balıklar suyun dışına çıkarak sıçrayabilmekte hatta kısa mesafe uçabilmekte ve bazı balıklar kayalara bile tırmanabilmektedirler.
-Balıkların yanal çizgi olarak adlandırılan, gövdelerinin yan taraflarında kanallar vardır. Bu kanallar sayesinde etraflarında bulunan değişiklikleri tespit edebilmektedirler.
-Köpekbalığı gibi bazı balıkların hava keseleri olmadığı için, düz durabilmek için sürekli yüzmek veya zeminde dinlenmek durumundadırlar.
-Bazı balıkların iskelet yapıları sadece kıkırdaktan meydana gelmiştir.
-Balıklar mükemmel derecede koku, görme, tat alma duyularına sahiptirler. Çoğu balığın gövdeleri üzerinde tat alma dokuları mevcuttur.
-Balıklarda kuşlar ve memeliler gibi acıyı hissedebilmekte ve strese girebilmektedirler.
-Tropikal balık USA da en popüler evde beslenen evcil hayvanlardan biridir.Bu balıklar Afrika, Asya, Orta ve Güney Amerikanın doğal yaşamlarından toplanmaktadırlar. 95% i yanlış beslenme ve yanlış yaşam alanı oluşturulduğu için ölmektedirler.
-Denizyıldızı ve denizanaları balık değildir.
-Bazı balıklar (Büyük beyaz köpekbalığı gibi) vücut ısılarını arttırarak soğuk sularda bile avlanabilmektedirler.
-Balıklarda göz kapağı yoktur. Ancak hızlı yüzen balıklarda bir deri kıvrımı bulunurken, köpekbalıklarında avlanma esnasında bir perde gözün korunması için bulunmaktadır.
-Uyku dönemlerinde fiziksel aktiviteleri ve metobalizmaları yavaşlamasına rağmen, beyin fonksiyonlarında herhangi bir değişiklik olmamaktadır.
-Deniz balıkları, tatlı su balıklarına göre daha fazla su içmektedirler. Tatlı sularda suyun vücuda yaptığı basınç nedeniyle balıkların vücut içerisine sürekli deriden ve solungaçlardan su girmekte ve bu suyu dışarı atmaya çalışmaktadırlar. Deniz suyunda ise suyun tuzluluğu nedeni ile balığa uygulanan basınç daha az olmakta ve balığın sürekli su içmesi gerekmektedir. Deniz balıklarında tuz solungaç bezlerinden dışarı atılmaktadır.
-Çoğu balığın vücudunda azda olsa tuz bulunurken, köpekbalıkların eti denizdeki tuz oranına sahiptir.
- Birçok balık renkleri görmektedir. Kendi bölgelerindeki renkleri savunma amaçlı kamuflaj olarak kullanarak vücut renklerini değiştirebilmektedirler. Bazı balıklarda polarize ve ultraviyole ışıkları görebilmektedir.
-Balık büyüdükçe vücuduna yeni pullar ilave olmamaktadır. Ancak pulların ölçülerinde büyüme olmaktadır. Oluşan büyüme halkaları sayesinde de balığın yaşı öğrenilebilmektedir.
-Balıklar ince yüzgeçler ve bölünmüş kuyruklara sahip ise balığın hızlı hareket edebildiğini veya uzun mesafelere gidebildiğini anlayabiliriz. Okyanus tabanında kayalık alanlarda yaşayan balıklar ise geniş yanal yüzgeç ve geniş kuyruklara sahiptir.
-Gemiler alabora olmamak için alt kısımlarında ağır salmaya sahiptir. Balıklarda ise üst omurga mevcuttur. Eğer her iki yandaki yüzgeçler fonksiyonlarını kaybederse, üst kesimdeki omurga ağırlığı nedeniyle yana doğru devrilecektir. Nitekim balıkların ölmesi ile yan dönmeleri bu nedendir.
-Bazı balıkların pulları yoktur, örneğin köpekbalıklarının vücutlarında pul yerine zımpara gibi bir cilt vardır.
-Yayın balığının 27000 adetten fazla tat alma noktası vardır. Bu insanlarda 7000 adet civarındadır.
-Su içinde yeterli oranda oksijen bulunmaması halinde balıklar da boğularak ölebilmektedir.
-Sürünün ortasındaki balık sürüyü kontrol eder. Sadece kılçıklı balıklar son derece koordineli bir şekilde hareket ederler.
-Çoğu balık geriye yüzemez.
-Balıklar çiğneyemezler. Çiğnemeleri halinde su solungaçları üzerinden akacak ve boğulmalarına neden olacaktır.
-Balıklar birbirleriyle iletişim halindedirler. Gıcırtılar, çığlık tarzı sesler, aletlerle tespit edilebilen düşük frekansalarla ve görsel hareketlerle iletişim kurmaktadırlar. Lionfish sırtındaki yüzgeçle oluşturduğu dalgalarla diğer lionfish balıklarını ortak av yapmaya çağırabilmektedir. Bir kedinin insan bacağına sürtünmesi gibi balıklarda birbirlerine sıkça nazik şekilde fiziksel temasta bulunmaktadırlar.
-Pretador balıkların derisi üzerindeki parazitlerle ve ölü dokularla beslenen temizleyici balıklar, yanlışlıkla temizledikleri balığı ısırmaları halinde özür dilemek amacıyla sürtünerek ovmaktadırlar.
Japon balıkları hakkında 3 saniyelik hafızaya sahip oldukları inanışı, yapılan deneylerle çürütülmüş, aksine bu balıkların problem çözme yeteneğine sahip oldukları tespit edilmiştir. Microsoft firmasının yaptığı bir çalışmada; İnsanlarda odaklanma süresi 8 saniye iken bu balıkların 9 saniye odaklanabildikleri görülmüştür.
Benekli tırmanıcı levrek havadan oksijen soluyabilmekte ve güçlü gögüs yüzgeçleri sayesinde karada sürünerek hareket edebilmektedir. Zaire kökenli olan bu balık 15 cm civarında bir boya sahiptir. Bulunduğu tatlısu alanın kuruması sonucu başka bir sulu alan bulmak için karada sürünerek yeni bölgelere gidebilmektedir. Oksijeni az sularda bulunduğundan küçük solungaçlara sahiptir. Güçlü göğüs yüzgeçleri sayesinden de havadan oksijen alabilmektedir.
En büyük balık 15 metre uzunluğunda olabilen balina köpekbalığıdır. 21 ton ağırlığına ulaşabilmektedir. 3 mm lik 4000 adetten fazla dişlere sahiptir. 700 metre derinliğe kadar dalabilmektedir. Yavaş hareket ederek filtreleme usulü planktonlarla beslenmektedir. Yaşayan memeli olmayan ama omurgalı en büyük canlı olma özelliğine de sahiptir.
Filipin Luzon Gobies tatlı sularda, Marshal adaları Goby balığı ise denizde en küçük balıklar olarak kabul edilmektedir. Bir pirinç tanesi büyüklüğündedirler. Pygmy Goby (Cüce goby) en kısa ömürlü omurgalı balıklardır. 59 gün yaşayabilmektedirler.
Gastrotrich, tatlı sularda ve denizde yaşayan 0.06-3 mm uzunluğunda solucan benzeri mikroskobik canlıdır. Laboratuvar ortamında yapılan çalışmalarda; yaşamının ilk 10 günü içinde 4 ile 5 yumurta üretmiş ve en fazla 40 gün yaşamıştır.
Rougheye Rockfish bilinen en uzun ömürlü balıktır. 205 yaşındaki balık Kuzey Pasifik denizinde bulunmuştur.
Tatlı su balığı olarak Japon Koi balıkları en uzun ömürlü balıklardır. 200 yıl kadar yaşayabilmektedirler. 226 yaşındaki bir koi 1977 yılında ölmüştür.
Arctica İslandica midyesi (Ocean Quahog) en uzun ömürlü hayvan türlerinden birisidir. İzlanda da canlı bulunan bu midye 507 yaşındaydı.
Sailfish Yelken balığı, Dünyanın en hızlı yüzen balığıdır. Saatte 109 km hıza ulaşabilmektedir.
En yavaş yüzen balık denizatı dır. O kadar yavaş yüzerler ki hareket ettiği pek söylenemez. Cüce Denizatı 1,5 meterelik mesafeyi 1 saatte alabilmektedir. Yüzmekten ziyade ayakta duruyormuş zannedilebilir. Gözlerini farklı yönlere hareket ettirebilirler. Bulundukları yere göre de kamuflaj amacıyla renklerini değiştirebilmektedirler. Vücuduna dik şeklide bir başa sahip olan tek hayvandır. Mesane içindeki hava hacmini değiştirerek yukarıya veya aşağıya doğru hareket edebilmektedir. Dişi denizatı yumurtaları erkeğin kesesine yerleştirir, burada döllenen yumurtalar, yavru balık yumurtadan çıkana kadar bu kesede muhafaza edilir.
Torpil balığı ve elektrikli yılan balığı bir atı öldürebilecek kadar elektrik üretebilmektedirler.
Fangtooth isimli balık birkaç cm uzunluğa sahip olmasına rağmen bir insan dişleri ölçüsünde dişlere sahiptir. Okyanusta yaklaşık 5000 m derinlikte yaşamasına rağmen zaman zaman geceleri denizin üst seviyelerine kadar çıkabilmektedir. Koku alma duyusu oldukça gelişmiştir.
Mudskipper (Çamur zıpzıp) balığı zamanının çoğunu suyun dışında karada geçirir. Yüzgeçleri üzerinde yürüyen bir balıktır. Suyun dışına çıktığı zaman solungaç bölmelerinde su taşımakta, aynı zamanda ıslak cildinin gözenekleri sayesinde nefes alabilmektedir.
Lungfish (akcigerli balık), Güney Afrika savanlarında yaşayan bir canlıdır. Su dışında aylarca yaşayabilmektedir. Salgısıyla oluşturduğu bir koza içerisinde kendini güneşten koruyabilmekte ve havadan oksijen sağlayarak hayatta kalabilmektedir. Diğer balıklar gibi yüzgeçlere sahip olmamakla beraber alt yüzgeçlerini ayak gibi kullanabilmektedir.
Flying fish Uçan balık, aslında sudan sıçrama yapar ancak kanatları sayesinde havada saatte 60 km hıza kadar ulaşabilmekte, 200 metre kadar mesafede süzülebilmektedir. 6 metre yüksekliğe kadar sıçrayabilmektedirler.
Porcupinefish kirpi balığı, su içinde suyu yutarak, su dışında ise havayı yutarak midesini şişirerek boyutunu büyütmekektedir. Japonca da fugu olarak adlandırılmaktadır. Japonlar bu zehirli balığı lezzeti için yemektedirler. Ancak bu balığın pişirilmesi için kurs görerek sertifika alınmalıdır.
Stone fish taş balık dünyanın en zehirli balığıdır. Tedavi edilemezse Birkaç saat içinde şoka, felçe ve hatta ölüme neden olabilmektedir. Av esnasında kendine kaya görüntüsü vermekte ve hareketsiz kalmaktadır. 13 adet zehirli dikeni sayesinde savunmasını yapar. Şuana kadar kaydedilen en büyük kayabalığı 51 cm dir. Çoğunlıkla kahverengi ve yeşilimsi renklere sahiptir. Su dışında tutulduğunda 24 saate kadar yaşayabilmektedir. Alışılmadık bir davranış olarak bu balık suyu tükürebilmektedir. Yavaş bir hızda yüzebilmekteyse de, av için beklerken avına saldırmak için 0.015 saniye bu balık için yeterli zamandır.
Sea Wasp veya Box Jellyfish, dünyanın en ölümcül canlılarından birisidir. Avustralyanın denizlerinde yaşayan bu denizanası 5 metreye kafar uzayabilen 60 adet kol şeklinde uzantılara sahip olup bu kollarda 5 milyona adet ısırgan hücrelere sahiptir. Yetişkin birinin ölümü için bu kollardan 3 tanesine değmesi yeterlidir. Ağrının neden olduğu şok yüzünden, tedavi edilemezse, ölüm kaçınılmazdır. Vücutları saydam olduğundan görünürlülükleri azdır.
Jellyfish (Denizanası) dünyada ilkel yaşam formlarından birisidir. Vücutları 95% sudan oluşur. Kalp, kemik, beyin ve gerçek gözleri yoktur. İskelet yapısı ve dış kabuktan yoksundur. Su içindeki akıntılar dan faydalanır. Ağzı çan şeklindeki yapının altındadır ve direk sindirim organına sahiptir. Yediklerinin posasını yine ağzından dışarı çıkartır. Plankton, balık yumurtaları, küçük organizmalarla beslenir. Doğu Filipinlerin Palau Takımadalarında Mecherchar adasında bir denizanası gölü bulunmaktadır. Bu gölde binlerce denizanası yaşamaktadır. 35 milyon yıl önce batık halde olan resif daha sonradan kara içinde kalmış ve denizanaları bu gölde mahsur kalmışlardır. Denizle bağlantısı sadece yeraltından kayalardan sızan deniz suyuyla olmaktadır.
Lion Mane Jellyfish (Aslan yeleli denizanası); Dünyanın en büyük denizanasıdır. 2 metre uzunluk ve 36 metre beden çapına ulaşabilmektedir. Esas olarak okyanus akıntıları sayesinde yüzebilmektedir. Soğuk sularda yaşarlar.
Marbled Cone Snail; Dünyanın en ölümcül deniz canlılarından birisi olan bu salyangoz yiyebileceği diğer salyangoz ve balıkların bulunduğu kayalıklarda yaşar. Avustralya, Karayipler, Pasifik, Kızıldenizin ılık sularında yaşarlar. Şiddetli ağrı, karıncalanma, uyuşma ve şişmeye neden olan zehiri 20 den fazla insanı kısa sürede öldürebilecek kadar etkilidir. Toksin vücuttan vakumla çıkartılmaya çalışılabilir. Panzehiri yoktur.
Blue ring octopus (Mavi Halka Ahtapotu), adını herhangi bir saldırı anında boyutları 2 mm yi geçmeyen vücudundaki 50-60 adet mavi renkli halkaların oluşmasından almaktadır. 5 cm gövdesi ve 10 cm uzunluğunda kolları ile toplam 28 gr civarı bir ağırlığa sahiptir. Dünyanın en ölümcül deniz canlılarından birisidir. Bir doz zehiri ile 26 insanı öldürebilecek etkiye sahiptir. Solunum yetmezliği ve felç sonrası kısa sürede ölüme neden olur. Bilinen bir tedavi şekli bulunmamaktadır.
Piranha adı, Brezilya da Amazon halkının lisanında (Tupi) makas anlamına gelen pira nya kelimesinden gelmektedir. Tohum, böcek, meyve, balıkla beslenebildiği gibi bir atıda yiyebilmektedirler. Şimdiye kadar insan öldürdüklerine dair rapor edilmiş bir olay yoksa da insan ölülerini yediği bilinmektedir.
Çekiç köpekbalıkları, 500 den fazla sayıdaki çekiç köpekbalığının oluşturduğu sürü içinde yaşayabilirler. Baskın dişi köpekbalığı sürünün ortasında bulunur. Çiftleşmek için başını her iki yana sallar, bu esnada diğer dişi balıklar etrafından ayrılırlar ve böylelikle tüm dikkatleri üstünde toplar.
Frilled Shark; Derin denizlerde yaşayan yırtıcı bir köpekbalığıdır. Kökeni dinazorlar dönemine dayanmaktadır. Günümüzde yaşayan en ilkel köpekbalıklarından birisidir.Canlı olarak nadiren görünmektedir. Daha çok kalamarla beslenirler. 2 metreye kadar büyüyebilmekteler ve dişi balıklar erkeklere göre daha büyüktür.
Desert Pupfish balığı 45 derece su sıcaklığında dahi yaşayabilmektedir. Yüksek tuz miktarını ve düşük oksijen seviyeleride tolere edebilmektedirler.
Emperor Angelfish (İmparator Melekbalığı) erkeği 5 dişi balıkla birlikte yaşar. Erkek ölürse dişilerden bir tanesi erkek balığa dönüşür ve grubun lideri olur.
Batfish bir tehlike hisettiğinde ölü takliti yaparak, yüzen bir yaprak gibi suyun yüzeyine doğru hareketsiz yüzer.
Anaples balığı 4 göze sahiptir, Aynı anda suyun hem zeminine hemde su üstünde bakabilmektedir. Her gözün yarısının iris, korneası aynı iken retina tabakası ayrılmıştır.
Anglerfish; dişi anglerfish balığının başı üzerinde bir antende bulunan solucan benzeri et parçasıyla avını kendine çekmekte ve saldırı mesafesine yaklaştığında saldırarak avını yakalamaktdır. Bir olta balıkçısı gibi avını yakaladığı için bu adı almıştır. Kemiklerinin inceliği ve esnekliği sayesinde kendi boyunun iki katı büyüklüğündeki avlarınıda yakalayabilmektedir. Deniz dibinde gizlenip, göğüs yüzgeçlerini bir kol gibi kullanıp zeminde yürüyebilmektedir. Bazı derin su angler balığı erkeği derin sularda yalnız yaşarlar. O derinliklerde üreme için dişi anglerfish balıklarının bulunması oldukça zordur. Bu yüzden erkek balık bir dişi balık gördüğünde önce dişleri ile dişi balığı ısırır ve bir enzim salgılamaya başlar sonrasında dil ve vücutlarını birleştirir. Daha sonrasında kan- damar sistemi ile kaynaşmaya başlayarak yavaş yavaş sindirim organın beyin kalp ve gözlerini kaybetmeye başlar. Sadece üreme amacıyla spermleri canlı kalır. Dişi balık üreme zamanı geldiğinde bu spermleri kullanmak için depo etmiş olur. Bu şekilde bir dişi balık 3 erkek balığı vücudunun içinde muhafaza edebilir.
Zaman zaman deniz üstünde oluşan büyük hortumlar (Tornado) denizden balıkları toplayabilmekte ve karaya kadar taşıyarak bırakmaktadır.
Lamprey balığı günümüzde yaşayan en ilkel biçimli balıklardan birisidir. 360 milyon yıl öncesinden kalan fosilleşmiş lamprey balığına benzerliği şaşırtıcıdır. Yaşayanfosil olarak kabul edileb bu balıkların ağız yapısı neredeyse hiç evreim geçiçirmemiştir. Ağızları vasıtasıyla yemlerinin üzerine yapışmakta ve parazit gibi emebilmektedirler.
Hagfish bir diğer ilkel biçimli balıklardandır. Kökeni 300 milyon yıl öncesine kadar dayanmaktadır. Deniz dibinde ölmüş canlılarla geceleri beslenir. Deniz dibinde ölmüş canlıları çok fazla bulamadığından 6 ay boyunca herhangi bir şey yemeden yaşayabilmektedir. Koku duygusu oldukça gelişmiştir. 1 mil uzaktan ölü bir balinanın kokusunu alabilmektedir. Karatinden oluşmuş sert ve keskin dişilerini diliyle törpülemektedir. Salgıladığı bir sümüksü takabaka ile kendini savunmaktadır. Öyle ki 1 dakika içinde bir kovayı salgısıyla doldurabilir.
Shrimfish veya Razor fish; Başları aşağıya bakacak şekilde sürü halinde senkronize yüzen bir balıktır. Bu sayede akıntıda yavaş yavaş dalgalanan yosunlara benzemekte ve savunmalarını sağlamaktadır. Neredeyse saydam bir yapıya sahiptir. 20Cm e kadar büyüyebilmektedirler.
Ocean sunfish (Ay balığı) (Mola)Tropikal ılıman sularda yaşar. Yassılaşmış bir gövdeye sahip olsada, sadece baş kesimi olan bir balık gibi gözükmektedir. Denizanaları ile beslenmektedir. Bilinen herhangi bir omurgalı canlıdan daha fazla yumurta (300 milyon adet) üretebilmektedir.
Blackspot Tuskfish, kabuğu kırılana kadar midyeyi taşa vurmak suretiyle alet kullandığı tespit edilmiştir.
Leatherback dünyadaki en büyük deniz kablumbağasıdır. 2.7 metreye kadar büyüyebilmektedir. Açık denizlerde kolayca yüzebilmesini sağlayan hidrodinamik bir vücuda sahiptir. Derin dalış yapabilen deniz canlılarından birisidir. 1280 metreye kadar dalabildiği tespit edilmiştir. Tipik dalış süreleri 3-8 dakika arsındayken nadiren 30-70 dakika arasında da dalış yapabilmektedirler. Normalde 1.80 km/saat ile yüzselerde, aynı zamanda en hızlı hareket edebilen sürüngenler arasında olup Guinness rekorlar kıtabının 1992 yılı baskısında 35.28 km/saat ile yer almıştır.
Blue Whale (Mavi balina) günümüzde ve geçmişte yaşayan dünyanın en büyük, en ağır, en gürültülü hayvanıdır. 80-90 yıl yaşayabilmekte, 150 ton ağırlığına, 30 metre uzunluğuna kadar büyüyebilmektedirler. Kayıtlara geçen en büyük mavi balina 200 ton ağırlığındadır. Kalpleri bir araba büyüklüğündedir. Büyük ebatlarına rağmen çok küçük deniz canlısı olan krill ile beslenmekte ve günde yaklaşık 4 ton civarında krill yiyebilmektedirler.
Beluga Stungeon
Dünyanın bilinen en büyük tatlısu balığı 1 ton ağırlığında Kaluga ya da Great Siberian Stungeon (Mersin balığı) dır. Beluga (Huso huso) Hazardenizi ve Karadeniz bölgesinde Mersin balığının en büyük türüdür. Yaklaşık 8 metre uzunluğunda 2 ton ağırlığında olabilen bu tür 118 yıl yaşayabilmektedir. Denizde yaşar ama üremek için tatlısuları kullanmaktadır. Dünyanın en pahallı havyarı, 100 yaşından büyük bu balıktan alınan inci beyaz renginde yumurtalardır.
Tridacna, tuzlusularda yaşayan en büyük istiridyadir. 4 ile 6 kat dalgalı kabuklara sahiptir. Ancak kabuklarını tam olarak kapatamayan tek istiridyedir. 120 cm uzunluğa kadar ulaşabilen bu istiridyeler 100 yıldan fazla yaşayabilmektedirler.
Red King Crap; Dünyanın en büyük yengeç türü Kırmızı Kral Yengeçlerdir. Soğuk sularda yaşayan bu yengeçler 2 metre uzunluğa ve 15 kg ağırlığa kadar ulaşabilmektedirler. Dünyanın en değerli yengeç türlerinden biridir.
Ahtapotların 8 kolları vardır. 2 tanesi yemek amaçlı kullanılır. 3 Kalbe sahiptirler, 2 tanesi solungaçlara kan pompalarken diğeri vücuda kanı pompalamaktadır. Yaşam süreleri kısadır. Bazı türleri 6 ay yaşayabilirken, daha büyük (Giant Pacific Octobus Dev Pasifik Ahtopotu gibi) olanları 5 yıl yaşayabilmektedir. Üreme Ahtopotların ölüm nedenidir. Üreme sonrası erkek 1 ay kadar daha yumurtaları korumak amaçlı yuvadan ayrılmadığı için yemek yiyemediğinden ölmekte, dişiler ise yumurtladıktan bir süre sonra ölmektedir.
Denizyıldızları midesini hem vücut içine hem de vücut dışına döndürebilen tek hayvandır. İki adet mideleri olmasına rağmen bir beyne sahip değildirler. Her kolunun sonunda5 ile 8 adet arası mikroskopik gözlere sahiptir. Bu gözler sayesinde ışığı algılamakta ve ışık ile karanlık arasında ayırım yaparak hareketini ayarlamaktadır. 20 adet kola sahip olan denizyıldızlarıda vardır. Kollarından birtanesini kaybetmesi halinde yerine yeni bir kol üretebilecek yeteneğe sahiptir. Kendisini savunma amaçlı dikenli bir yüzeye sahiptir.
Parrotfish (Papağan Balığı), özellikle geceleri salgılarıyla bir koza oluşturarak bu koza içinde uyumaktadır. Koza sayesinde de uv ışınlarından, parazitlerden korunmaktadırlar. Aynı zamanda erken uyarı sistemi gibi de çalışmaktadır. Bu koza sayesinde tehlikeleri erken algılamakta ve uzaklaşmaktadır.
Bangaii Cardinal erkek balığı, döllenmiş yumurtaları ve yeni çıkmış yavruları kendi başlarına yüzebilecekleri zamana kadar ağzının içinde muhafaza eder. Aynı şekilde Afrika Cichlid dişi balıklarıda bu davranışı sergiler. Bu süre esnasında yemek yemezler. Yumurtaların mantarlaşmaması için ağızın içinde sürekli su akışı ile yumurtaların dönmeleri sağlanır.
Köpekbalıklarının işitme, yanal çizgiler, koku, dokunma, görme, tat alma gibi 8 benzersiz duyuya sahiptir. Bunların içinde en etkilisi işitme duyularıdır. Uzak mesafelerden sesleri duyabilmekte, görme ve kokudan ziyade sesleri duyarak yemlerini bulabilmektedirler. Bu balıklar önlerini gördükleri kadar arkalarını da aynı oranda görebilmektedirler. Her iki gözünü de kırpabilen tek balıktır. Geceleri harika bir görüş vizyonuna sahiptir. Karanlıkta dahi renkleri ayırt edebilmektedir. Belgelenmiş saldırı kayıtlarına göre en tehlikeli türleri sırayla şunlardır: Büyük Beyaz Shark, Bull Shark, Tiger Shark, Gri Nurse Shark, Limon Shark, Mavi Shark, Kum Tiger, Hammerheads'in çeşitli türleri ve Mako. İnsan katili olarak görülen köpek balıkları yılda 5 veya 6 kişiyi öldürüken, filler yılda 500 insanı öldürebilmektedir.
Orca, yunus ailesinin en büyük üyesidir, katil balina olarak da adlandırılmaktadır. Denizlerin tehlikeli balığı kabul edilen Tiger shark köpekbalığından daha tehlikeli tek balıktır. Akıllı, çok yönlü ve fırsatçıdır. Yüksek derecede sosyal olup hayvan türleri içinde en istikrarlı aile grupları oluştururlar.
Coelacanth 300 milyon yıl önce dinozorlar devrinde yaşayan bir balık olarak kabul edilirken 1938 yılında Endonezya da canlı olarak yakalanmıştır. Yaşayan fosil olarak kabul görmektedir. Genellikle derin ve karanlık sularda yaşar.
Sürüngen görünümü ve sırtındaki sırt yüzgeçleri nedeniyle dinazor müren olarak adlandırılmaktadır. Derisi ıslak olduğu sürece su dışında yaşayabilmektedir.
Alligator Gar Amerikanın tatlısularında yaşayan en büyük balıklardan birisidir.Günümüzde yaşayan kökeni çok eski zamanlara dayanan en eski balıklardan sayılmaktadır. Zaman zaman denizlerde de yakalanmıştır. 4 metre uzunluğa ve 200 kg ağırlığa kadar büyüyebilmektedir. İnsanlara da saldırdığı bilinmektedir.
Amazonian Arapaima; Dünyanın en büyük tatlısu balığı olarak zaman zaman kabul edilmiştir. 4.5 metreye kadar büyüyebilse de günümüzde bu kadar büyük ebatlarda artık bulunmamaktadır. Çoğu yetişkinler 2 metre civarındadır. Yavaş hareket eden yiyebileceği her yeme saldıran yırtıcı balıktır. Hayatta kalmak için oksijene ihtiyacı vardır ve bu ihtiyacını sudan değilde havadan karşılamaktadır. Kökeni dinozorlar dönemine kadar dayanmaktadır.